1 Aralık 2016 Perşembe

Aslanlar şehri


Singapur' un anlamının aslanlar şehri olduğunu biliyor muydunuz ? İçinizde Singapur ülke değilmiydi nerden çıktı bu şehir şimdi diyenler olacaktır.  Hemen söyliyim Singapur , kendisiyle aynı isimde olan Singapur ülkesinin başkentidir. Aslanlar şehri demişler çünkü ; 'sing"  aslan demek, " pura "da şehir yani aslanlar şehri. Yabancılar' ın da etkisiyle Singapore  olarak kalmış bu isim. Bu yüzden Singapur' da hemen hemen her şeyin üzerinde bir aslan simgesi görmek mümkün . Bu aslan da Singapur' un merkezinde  bir heykel olarak karşımıza çıkıyor.  İsmi de Merlion .
 Merlion heykelinin bulunduğu yer ve çevresi Merlion Parkı olarak biliniyor. Park tam olarak ,meşhur  Marina Bay Sands Hotel' in karşısında yer alıyor. Raffles  ve Escalade metro durakları hemen hemen aynı mesafede bu parka  gitmek isteyenler icin. 
Bir de parkın yanında Juibilee köprüsü var. Bu köprüde Singapur' un bağımsızlığının 50. Yılında inşa edilmiş. Yani bağımsızlığını yakın zamanda kazanmış bu minik, tertemiz ve güzelim ülke. Singapur hakkında detaylı bilgi edinmek isteyenler bir an önce gidip bu ülkeyi ziyaret etmeliler. Üstelik vize  uygulaması da yok . Emin olun , enteresan bilgiler edineceksiniz . Benim yazmaya sığdıramayacağım ilginç şeyleri belki bir ara google da aramak istersiniz. Aklımda  kalan en önemli şey  ise 'Singapore is a fine city'  yani yasaklar şehri...

27 Kasım 2016 Pazar

Yeryüzündeki cennet (!)


 Hani bir insana sen benim bu dünyadaki cennetimsin (!) dersiniz ya , ben bu dünyadaki cennet tercihimi Cape Town' dan yana kullanmak istiyorum. Cennet değişmez, değişen sizsiniz. Neden bunu söylemek geldi ki şimdi içimden ? Belki de tamamen CAPE TOWN sevgisinden, kimbilir...
Cape town, ölmeden önce görülecek gerçek bir cennet. Ümit burnu yani Cape Point, Cape Town içinde apayrı bir yere sahip. Afrika kıtasının en uç kısmı olarak bilinen Ümit Burnu ,içerisinde bir milli park barındırıyor ve bu milli parkta da Babunlar yaşıyor.
Ümit Burnu' na giden yolda bir Babun'la yolunuz kesişirse şaşırmayın. Bazen saldırgan olabiliyorlar ama asıl dertleri siz değilsiniz, yanınızda taşıdığınız yiyecekler onları daha çok ilgilendiriyor.
 Biraz sonra Ümit Burnu ' nun muhteşem manzarası karşısında büyüleneceksiniz. Milli park içinde bulunan fenerden, Hint ve Atlantik okyanuslarının kesiştiği noktayı izleyebilirsiniz. Cape of Good Hope yazısının önünde bir hatıra fotoğrafı çekildikten sonra, en uca giden ufak bir çıkış var. Bir tarafınızda Hint Okyanus'u ,bir tarafınızda Atlantik Okyanus'u. Derin bir nefes alın. İşte oradasınız Afrika 'nın en uç noktasında.. İşte yeryüzündeki cennet bu.

Hola Bogota




Kolombiya, Güney Amerika'nın  incilerinden biri . Adını her ne kadar Kristof Kolomb 'dan almış da olsa, Kolomb aslında buraya hiç ayak basmamıştır. Görülmesi gereken şehirlerin başında Bogota  ve Cali geliyor. Narcos'u izleyenler bu iki ismi de illa ki duymuştur. Bogota şehrinin deniz seviyesinden yüksekliği 2640 metre . Cerro de Monserrate ye çıkarsanız bu rakım 3200 metrelere ulaşıyor. Bütün Bogota manzarasını izleyebileceğiniz harikulade bir yer.Yukarı çıktıkça hareketlerinizin yavaşladığını ve nefes almakta güçlük çektiğinizi farketmeye başlayacaksınız. Hele bir de sigara kullanıyorsanız farkı iyice hissedeceksiniz. Bu tepeye çıkmak için ister teleferik kullanabilirsiniz, isterseniz füniküler. 


      Etraf alabildiğine yeşillik fakat yükseklik o kadar fazla ki oksijen ihtiyacınızı karşılamaya yetmiyor.  Tepede bulunan kilise ve etrafındaki bahçeleri mutlaka gezin. Ayrıca kilisenin arkasında da bir pazar bulunuyor.  Kolombiya 'ya özgü hediyeler alabilirsiniz buradan. Bir Kolombiya şapkası hiç de fena olmaz mesela. O kadar gezmeden ve oksijensizlikten sonra hala enerjiniz var ise yürüyerek inişe geçip keyfini çıkarın bence.
                                           

26 Kasım 2016 Cumartesi

Newyork geleneği

NewYork'u gezmeye nereden başlasam acaba derken tabi ki de herkes gibi Özgürlük Heykeli'nde karar kıldım. Bu heykelcik(!) 1876 yılında Fransa tarafından dostluk armağanı olarak verilmiş süper güç Amerika'ya. Heykel NewYork Limanı'nda bulunan Liberty Island da bulunuyor. Ulaşım Battery Park'ta ki limandan hareket eden feribotlar ile sağlanıyor. Feribot bileti satın almak için epey bir sıra bekleyebilirsiniz hazırlıklı olun derim. Sıra beklememek istiyorsanız oteller de 3-4 $ fazla ödeyerek bu bileti temin edebilirsiniz. 




Feribot yolculuğunuz sırasında Özgürlük Heykeli ne tarafta ise o tarafa doğru giden insanları göreceksiniz. Siz de onlardan birisiniz. Daha iyi fotoğraf çekmek istiyorsanız sağ tarafta olmanızda fayda var. Yaklaşık 20 dakika sonra adaya varıp bol bol fotoğraf çekebilirsiniz. Souvenir shoplara uğrayıp sevdikleriniz için ufak hediyeler almayı da ihmal etmeyin. 




Japonya'da bir Budist Tapınağı

Naritasan Shinshoji Tapınağı büyük ve oldukça popüler bir  Budistt tapınağıdır ve  Tokyo ya yaklaşık 1 saat uzaklıktadır.(tren ile) Narita havalimanına ise oldukça yakındır. 3-5 saat yeterli olacaktır burayı gezmek için. Tapınak kompleksi bir kaç küçük tapınak ve pagoda içeren, pirinç ve bereket tanrıçası  Inari onuruna inşa  edilen Şinto mabedi,  bir yapay şelale ve 3 gölet ile bir bahçeden oluşur. Buraya gelen Japon halkı bu tapınağın ortasında kaynatılan sudan kepçe yardımıyla ellerini ve yüzlerini yıkar tabiri caizse kutsal suyla arınırlar. 


Bizdeki inanışa benzer olarak onlar da dileklerini kağıtlara yazarak abaküse benzer bu tahtaya asarlar. Dua etmenin yeri ve zamanı olmaz demişler bizde hazır gitmişken Budist tapınağına ,bu fırsatı kullandık. Haydi sıra sizde...

Yolunuz Nepal'e düşerse

Kathmandu da halkın büyük çoğunluğu Hindu. Hindular'ın  en göze çarpan ritüellerinden biri ölü yakma törenleri. Pashupathinath  tapınağına  yolunuz düşerse bu yakım işlemlerini yakından gözlemleyebilirsiniz. Bu tapınak, Ganj'ın bir kolu olan Bagmati Nehri'nin hemen yanında bulunuyor.  Hatta yakma işleminden sonra küller bu nehre atılıyor.  Tabiki eşitlik orada da söz konusu değil. Fakir ve zengin diye ayrı yerlerde , ayrı yakım işlemlerine maruz kalıyorlar.  Hindistan da ölüler yakıldıktan sonra küller evde saklanmak için alınabiliyorken,  Kathmandu da külller tamamen Bagmati nehrine atılıyor. Yakma işlemi 3-4 saat kadar sürüyor.  Bu sırada nehrin içinde bisiklete binen ve o suyla oynayan çocukları görebilirsiniz şaşırmayın.Takısıyla, altın dişiyle yakılan ölülerden arta kalan değerli eşyaları arıyorlar bu küçücük çocuklar. Kathmanduya gidenler ,saçlarını doğduğundan beri yıkamamış ve kesmemiş Hindu amcalarla bir hatıra fotoğrafı çektirmeden geri de dönmezler. (1 $ karşılığında)

Ganj nehri diyince aklıma Ümit Yaşar Oğuzcan dizeleri geldi; Ganj'ın sularında lanetlenmiş insanlar yıkanıyordu, Ganj'ın suları pisti bulanıktı, içtim. Sevgiler...